Ana Sayfa Bilgi Bankası

31 Ocak 2011 Pazartesi

PSİKOLOJİ,Toplum ve İnsan,İnsanın Psikolojik Gelişimi,Psikolojide Araştırma Yöntemleri,Hayvanlar Üzerinde psikolojik Araştırmalar,Psikolojinin Kullanıldığı Alanlar


PSİKOLOJİ, insanların duygu, düşünce ve davranışlarını, zekâ ve yetenek bakımından aralarında ne gibi farklar olduğunu inceleyen bilim dalıdır. Psikolojinin konu­sunu oluşturan olaylar insanın çevresiyle olan ilişkilerinden kaynaklanır. Bu nedenle psiko­loji insan ile çevresi arasındaki ilişkileri, insanın çevreye uyum sürecini ve ne gibi durumlarda bu çevreye uyum sağlayamadığını da araştırır. İnsan zihninin nasıl çalıştığı çok eski zamanlardan beri merak konusu olmuş­tur. Ne var ki, bu yoldaki araştırmalar ancak 19. yüzyılın sonun­da, doğa bilimlerinin ve nesnel araştırma yöntemlerinin gelişmesinden sonra bilimsel bir nitelik kazanmıştır. Psikoloji bir bilim olarak ortaya çıkmadan önce insan davranış­ları felsefenin bir konusu olarak ele alınıyor ve akıl yürüterek açıklanmaya çalışılıyordu. Çok karmaşık olan insan davranışlarını, duy­gu ve düşüncelerini incelemek için öteki bilimlerden de yararlanılır.
Her biri ayrı maddelerde anlatılan ANA­TOMİ, FİZYOLOJİ, KİMYA, SOSYOLOJİ ve ANTROPOLOJİ bunların başlıcalarıdır. Varılan çeşitli sonuçlar ve ilişkiler ise ma­tematik formülleriyle ve istatistiklerle açık­lanır.
Toplum ve İnsan
İnsanlar toplum içinde yaşar ve yaşadığı sürece toplumdan etkilenir. Topluma uyum sağlama ya da toplumsallaşma nerdeyse doğar doğmaz başlar. Doğada şempanzeler gibi toplu olarak yaşayan hayvanlar da vardır. Ama insan toplulukla­rı, dil öğrenme ve konuşabilme, karmaşık problemleri çözebilme gibi yetenekleriyle hayvanlardan ayrılır. Dil bir topluluk içinde yaşanarak öğrenilir. Matematikten müziğe, bir dizi bilim ve sanat dalı dil bilmeden öğrenilemez. Dilin bir özelliği de kuşaktan kuşağa bilgi aktarımını sağlamasıdır.
Doğduğu zaman kendi varlığının farkında olmayan insan yavrusu ilk önce açlık, susuz­luk gibi temel gereksinmelerinin karşılanması için tepki gösterir. Çok geçmeden ona yakın ilgi gösteren ana babasını ve öteki bireyleri tanır. İlgi alanı genişler, çevresiyle bağlar kurar. Küçükken aile çevresinin, daha sonra öğretmenlerinin ve arkadaşlarının davranışla­rı, içinde doğduğu toplumun görenek ve gelenekleri kişiliğini etkiler. İnsanın tek tek baş­kalarıyla ve toplumsal çevresiyle olan ilişkisi psikolojinin ilgi alanına girer.
İnsanın Psikolojik Gelişimi
Yetişkinliğe kadar çocuklarda gözlenen geliş­meler 20. yüzyılın başında psikologların başlı­ca ilgi konusu oldu. İsviçreli bilim adamı Jean Piaget, Fransa'da Alfred Binet Enstitüsü'nde okul çocuklarına uyguladığı testlerden, çocu­ğun yetişkinliğe kadar bir dizi zihinsel gelişim evresinden geçtiği sonucuna vardı. Örneğin, beş yaşındaki bir çocuğun önünde, sosis gibi bir hamur parçası yoğrularak, solucan gibi incecik yapılıp hangisinin daha ağır olduğu sorulduğunda, solucan gibi uzun olanın ağır olduğu yanıtı alınıyordu. Oysa sekiz yaşındaki bir çocuk her ikisinin de aynı ağırlıkta olduğu­nu kavramakta güçlük çekmiyordu.
1926'dan yaşamının sona erdiği 1980'e ka­dar Cenevre Üniversitesi'nde çocuk psikoloji­si profesörü olarak çalışan Piaget'nin gelişim evreleri kuramı çocuk eğitim ve öğreniminde büyük değişikliklere yol açtı. Belli kavramla­rın yerleşebilmesi için çocuğun zihinsel geliş­mesinde belli aşamaların tamamlanmış olması gerekiyordu. Bu nedenle, öğretmenin bilgi aktararak zihne yüklemekten çok, çocuğa dünyayı keşfetmenin yollarını göstermesi önem kazanıyordu.

Psikolojide Araştırma Yöntemleri
Zihinsel olayların ve insan davranışlarının doğa bilimleri gibi kesinlik göstermeyişi onla­rın incelenmesini güçleştirmektedir. Psikolo­jide de öteki bilim dallarında olduğu gibi, gözlem'in önemi büyüktür.
Bir araştırmacı olayları doğal koşullar altın­da inceleyerek gözlemde bulunabildiği gibi, koşulları istediği bir düzene koyarak da ince­leme yapabilir. Buna deney denir. Olaylar tek boyutlu olmayıp çeşitli etkiler altında gelişti­ğinden, araştırıcı her seferinde, incelediği olayı etkileyen koşullardan birini biraz değiş­tirerek gözlemde bulunur. Bu değiştirilen koşul ya da etmene bağımsız değişken denir. Genellikle birbiriyle eşleştirilmiş iki grubun kullanıldığı psikolojik deneylerde gruplardan biri deneme grubu, öbürü ise kontrol grubu' dur. Kontrol grubu doğal koşulları altında incelenirken, deneme grubunun koşulları her seferinde birer birer değiştirilerek sonuçlar izlenir.
Gözlem yoluyla insanların evde, okulda, sokakta, işyerindeki alışkanlıkları, birbirleriy­le olan ilişkileri, içinde bulundukları koşullar incelenir. Ne var ki, bu gözle görülebilir yöntem yeterli değildir. Çünkü insan davra­nışlarının kökeninde zihinsel ve duygusal olaylardan kaynaklanan sevinç, üzüntü, öfke, kıskançlık gibi iç yaşantılar vardır. İnsan bu gibi öznel duyguların nedenini kendi kendine bile kolay kolay açıklayamaz. Yüzyılın başın­da Avusturyalı ünlü psikolog Sigmund Freud' un bulduğu psikanaliz yöntemi psikolojide bir devrim yaratmış, çocukluktan beri isten­meyen, bastırılmış ve yasaklanmış yaşantıla­rın gün ışığına çıkmasına yardımcı olmuştur.
İnsan araştırmalarında bundan başka gö­rüşmeler, anketler, psikolojik testler, laboratuvar deneyleri ve istatistiksel bilgiler de kullanılır.
Hayvanlar Üzerinde Araştırmalar
İnsanlarla yapılan deneylerde yasal sınırlama­lar olduğu için bu deneylerden önemli bir bölümü hayvanlar üzerinde yapılmaktadır. Aralarında pek çok fark olmasına karşın insanlar ile hayvanlar arasında benzerlik de vardır. Onlar da bizim gibi görür, işitir, uyur, yer ve içer. Çevrelerinin bilincinde olup, korku nedir bilirler. Hayvanlar ile insanlar arasında bu gibi benzerliklerden dolayı psi­kologlar anımsama ve görme gibi zihinsel işleyişleri çözmek için hayvanların beyinleri üzerinde incelemeler yaparlar. Ama günü­müzde hayvanların bu gibi deneylerde kulla­nılması büyük tepkilere yol açmakta, hayvan­ların yaşamının laboratuvarlarda son bulması­na şiddetle karşı çıkılmaktadır.
Psikolojinin Kullanıldığı Alanlar
Psikoloji insanı daha yakından tanımaya yar­dımcı olduğu için günümüzde eğitim, tıp, çalışma yaşamı, üretim gibi alanlarda bu bilimden büyük ölçüde yararlanılmaktadır.
Bugüne kadar psikolojinin en etkili ve yararlı olduğu alan eğitimdir. Psikolojik araş­tırmalar ve testler çocukların belirli yaşlarda nelere ilgi duyduklarını ya da yeteneklerinin neler olduğunu ortaya çıkarır. Eğitimciler ve ana babalar bu gibi bilgi ve tekniklerden yararlanarak çocukların gelişmelerine katkıda bulunabilir. Gençlerin başarılı olacakları mes­leklere yöneltilmelerinde de uzmanlar psiko­lojik testler uygulayabilir.
Psycho (ruh) ve logia (bilim) sözcüklerin­den oluşan psikolojinin tıptaki önemi giderek artmaktadır. Zihinsel ve bedensel özürlülerin genellikle psikolojik tedaviye gereksinimi olur. Bunu klinik psikologlar üstlenir. Mide bulantısı, baş ya da karın ağrısı gibi belirtiler gösteren pek çok hastanın asıl derdinin kaygı, heyecan, sıkıntı gibi psikolojik nedenlerden kaynaklandığı görülmektedir. Hekimler ve sağlık görevlileri için psikoloji bilgisi aynı zamanda hastanın içinde bulunduğu durumu anlamaya ve ona bu bakımdan yardımcı olmaya yarar. Bütün bu işlerle uğraşan, belli alanlarda uzmanlaşmış psikologlar vardır. Eğitim ve tıptan başka iş yaşamında ve üretim alanında da insan gücünü en verimli biçimde kullanmak için psikolojiden yararlanılır. Rek­lamcılık psikolojinin kullanıldığı bir başka alandır.
Propagandada da psikolojinin büyük rolü vardır. Siyasetçiler psiko­lojik araştırmalarla seçmenlerin nabzını yok­lar, onların düşüncelerini etkileyici ve moral­lerini yükseltici taktikler uygularlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder