Ana Sayfa Bilgi Bankası

8 Şubat 2011 Salı

NİNNİ.


NİNNİ. Bir annenin bebeğini uyutmak için şarkı söyleyerek kucağında ya da beşiğinde sallaması çok eski zamanlardan beri süregelen bir alışkanlıktır. Bebekleri yatıştırmak ve uyumalarını sağlamak için yumuşak bir sesle söylenen ağır ve tekdüze şarkılara ninni de­nir. Ninnilerin dünyadaki kültürlerin hemen hepsinde yeri vardır. Yaratıcısı belli olmayan ve kuşaktan kuşağa geçen ninnilerin müziğini ve sözlerini belirleyen kurallar yoktur. Anne­ler kimi türküleri ve konuşma parçalarını da ninni makamına uydurarak söylerler. Bunlar bebek için geleceğe yönelik iyi dilekler olabil­diği gibi, yakınmalar hatta beddualar, yani kötülük dilekleri de olabilir. Ninnilerin en ilginç yanı doğaçlamaya açık bu özelliğidir. Ninni çoğu zaman annenin, çocuğu uyutmaya çalıştığı uzun süre boyunca kendi kendine, çocuğuyla ya da bir başkasıyla konuşması ve içini dökmesi biçiminde sürer gider. Genellik­le dörtlüklerden oluşan ninnilerin son dizele­rinde "e, e, e" gibi sözler yinelenir. Kimi zaman da "dandini dandini dastana" gibi anlamsız sözcükler yer alır.
Hıristiyan dünyasında Noel şarkılarının bir­çoğu bebek İsa'ya söylenen ninnilerden olu­şur. Ünlü bestecilerden Wolfgang Amadeus Mozart, Franz Schubert ve Charles Gounod da ninniler yazmışlardır. Johannes Brahms'ın beş şarkıyı içeren Opus 49 Ninnfsi (1868) bestelenmiş ninniler içinde belki de en sevile­nidir. Frederic Chopin'in (Opus 57) ve Gabriel Faure'nin (Opus 56) berceuse adını taşı­yan sözsüz, enstrümantal parçaları da klasik batı müziğinin tanınmış ninnileri arasındadır. Ninniler genellikle hafif sallanma etkisi yara­tan 6/8'lik ritimle yazılır. Müziğe dökülünce sözcükler de sallanma duygusu veren bir ritme girer.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder