Ana Sayfa Bilgi Bankası

17 Aralık 2010 Cuma

Şimşek Nasıl Oluşur,şimşek ve gökgürültüsü,Gök Gürültüsü,Boran,Paratoner ?

ŞİMŞEK VE GÖK GÜRÜLTÜSÜ. İlk insan­lar çakan şimşeklerin ve onu izleyen gök gürültüsünün ya da gürlemesinin tanrıların öfkesini gösterdiğini düşünmüştür. Düşen yıl­dırımların bazen yıkım ve ölümlere neden olması da bu inancı güçlendirmiş olmalıdır. Gerçekte şimşek dev bir elektrik kıvılcımıdır.
Bir elektrik bataryasının uçlarına bağlanan iki tel birbirine çok yaklaşırılırsa, aralarından küçük bir kıvılcımın atladığı görülür. Şimşek çakması da işte böyle bir kıvılcım atlamasıdır; ama fırtına bulutunun iki parçası arasında ya da bulutla yer arasında oluşan bu kıvılcım çok büyüktür ve atlama uzaklığı 8 kilomet­reye kadar çıkabilir. Böyle büyük bir uzaklıktan elektrik atlaması olabilmesi için, bu kıvılcımı oluşturacak elektrik geriliminin evlerimizde kullandığımız elektriğin gerilimi­nin yüz binlerce katı olması gerekir.
Atmosferde elektrik yükünün birikimi birçok yoldan olur. Bulutlan oluşturan su damlı lan önemli bir elektrik yükü kaynaç Yerçekiminin etkisiyle yere doğru düşe damlaları, daha küçük damlalara ayrı zaman her damla artı elektrik yüküyle, çevresindeki hava da eksi elektrik yüküyle yüklenir. Bir yağmur damlası yere doğru düşer üzerinde yoğunlaşan nem nedeniyle büyür ama çapı 5,5 milimetreye ulaşır ulaşmaz i bölünür ve oluşan her iki damla da elektrikle yüklenir. Eğer bu damlalar yeryüzüne düşerse, damlaların elektrik yükle bir etkisi olmaz; ama eğer yükselen bir  hava akımıyla bu damlalar yeniden yükselirse damlaların büyümesi sürer. Yeterince ağırlaşınca yeniden düşmeye başlayan damlalar yeniden bölünür. Damlalardaki elektrik yükü bölünmeyle biraz daha artar.
rinde bulunan buz kristalleri de sürtünme sonucu artı elektrik yükü kazanarak, eksi elektrik yüklü olan havadan ayrılır ve bulutun elektrik yükünü artırır.
Fırtına bulutlarında yağmur damlalarını ko­layca yükseltebilen çok güçlü hava akımları vardır. Birbirini izleyen bölünmelerle damla­larda biriken elektrik yükü sonunda öylesine büyür ki, havanın yalıtkanlığını yener. İşte o zaman elektrik atlaması gerçekleşir; şimşek, elektrik akımına direncin en az olduğu yolu izleyen uzun bir kıvılcım biçiminde çakar. Saniyenin onda birinden daha kısa bir süre içinde gerçekleşen bu elektrik atlaması çoğu kez zikzaklı bir çizgi biçiminde görünür. Bulutlar arasındaki elektrik atlamasına şim­şek, bir bulutla yer arasında gerçekleşen elektrik atlamasına da yıldırım deriz. Bu elektrik atlaması sırasında büyük bir ısı olu­şur. Yıldırımın düştüğü noktada bulunan kayaçlar bu elektrik boşalımının yol açtığı ısının etkisiyle eriyebilir; yakında bulu­nan insanlar ölebilir. Ama, çevredeki en yüksek noktada bulunmadıkça ya da yüksek bir ağacın altına sığınmadıkça yıldırım düşme­sinden zarar görme tehlikesi çok fazla değil­dir. Kapalı alanlarda da yıldırım tehlikesi azdır. Yazın görülen şimşekler genellikle, uzaklarda çakan şimşeklerin bulutlardaki bir yansımasıdır.
Şimşek çakmasını izleyen gök gürültüsüne elektrik atlamasının izlediği yol boyunca ha­vanın ansızın ısınması ve genleşmesi neden olur; bu hızlı ısınma ve genleşmeyi hızlı bir soğuma ve büzülme izler. Gök gürültüsü, gözlemcinin çakan şimşeğe olan uzaklığına bağlı olarak, ya uzayan bir gürleme ya da keskin, takırtılı bir patlama sesi biçiminde duyulur. Havanın genleşip büzülmesiyle olu­şan sesin yeryüzünde ya da bulutlarda yankı­lanması uzayan bir gürleme sesine yol açar. Yankılanarak değişik uzaklıklardan gözlemci­ye ulaşan sesler, çoğu zaman duyulan uzun gök gürültülerinin nedenidir.
Ses ışıktan çok daha yavaş yol aldığı için, çakan şimşeğin görülmesiyle duyulan gök gürlemesi arasında her zaman bir süre geçer. Bu süre çakan şimşeğin gözlemciye uzaklığına göre değişir; şimşek ne kadar uzak gürlemesinin duyulması için geçen kadar uzundur. Ses yaklaşık olarak km lik bir uzaklığı 3 saniyede alır. Buna göre eğer şimşeğin görülmesiyle gök gürültüsü duyulması arasında 9 saniyelik b geçmişse, şimşek 3 km uzakta çakmış demektir. Genellikle 15 kilometrelik bir uzaklık içindeki şimşeklerin yol açtığı gök gürültüsü duyulabilir. .
Şimşek, gök gürültüsü ve sağanak birlikte görülen şiddetli rüzgârlar olan boranlara tropik bölgelerde çok sık rastlanır.sıcak nemli hava ve dağlar, boran oluşumunu kolaylaştıran bir ortam sağlar; Endonezyanın Cava Adası'nda yaklaşık olarak yılın 200 günü boran olur. Kutup bölgelerinde boran çok ender ve yalnız gece görülür.
Boran sırasında bazen erimiş mel parçalarının gökten düşerek zarara sanılır. Ama gerçekte olan, yıldırım düştüğü yerdeki bir metal ya da kayacı sıcaklıkla erimesidir.
Paratoner
Paratoneri bulunan yapılara yıldırım olasılığı azdır. ABD'li bilim ve devi Benjamin Franklin'in 1752'de buldu toner, yapının en yüksek noktasına yerleştirilmiş sivri uçlu bir metal çubuk ve bir toprağa bağlayan bir bakır telden Paratonerin temel görevi yıldırım düşmesini önlemek ya da önleyemezse elektrik akımını düşük dirençli bakır telden zararsız bir  biçimde toprağa aktarmaktır. Elektrik enerjisi taşıyan havai hatları yıldırım düşmesinden korumak için daha karmaşık düzem yararlanılır.
Elektrikli bir matkabın ya da otomobil motorundaki bujilerin oluşturduğu kıvılcımlar, radyo ve televizyon yayınlarında neden olan radyo dalgalan oluşturur, dev bir kıvılcım olan şimşek de çok uzaklıklardan bu tür girişimlere neden olur. bu girişimler radyolardan cızırtı ve çatırtı sesleri biçiminde duyulur.
Yıldırım düşmesi dünyanın birçok önemli zararlara yol açmaktadır; ama şimşek ve yıldırımın yararı da vardır.Şimşeği oluşturan elektrik kıvılcımı havadaki azot ve oksijenin birleşerek yağmur damlalarında çözünmesine yardımcı olur.yere düşen bu yağmur damlaları içlerinde bulunan ve çok değerli bir gübre olan nitratları toprağa verir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder