Ana Sayfa Bilgi Bankası

27 Aralık 2010 Pazartesi

Türbe ?

  İslam ülkelerinde hükümdarlar, ha­nedan üyeleri, din ve devlet büyükleri için yapılmış anıtsal mezar yapısıdır.
Türbenin en belirgin mimari özelliği kubbe­li oluşudur. Geçmişi İslam'ın ilk dönemlerine kadar uzanan kubbeli türbeler, sonraları İs­lam'ın yayıldığı yerlerin mimarlık geleneklerin­den de etkilenerek biçim değişikliklerine uğra­mış, büyük anıtsal yapılar halini almıştır. İlk türbeler basit, tek mekânlı yapılar iken 17. yüzyılda Hindistan'daki Tac Mahal gibi ola­ğandışı boyutlarda türbeler yapılmıştır
Türkler de başlangıçta kubbeli türbeler yapmışlardı. Bunların en eskisi Samaniler Hükümdarı I. İsmail'in Buhara'daki türbesi- dir. Büyük Selçuklular'la türbe mimarisi önemli bir değişikliğe uğradı. Türbelerin üzeri yarım küre biçiminde değil, koni ya da piramit biçiminde yapıldı. Türkler'in çadır geleneğinden etkilenerek yarattıkları sanılan bu tür yapılara kümbet denir. Anadolu Sel­çukluları ile Doğu Anadolu'daki beyliklerde de yaygın olarak görülen kümbetin mimarlık bakımından türbeden farklı özellikleri vardır. Kümbetler türbeden daha küçüktür ve çoğun­lukla iki katlıdır. Osmanlılar ise kümbet yerine kubbeli türbe biçimini yeğlemişlerdir. İlk örnekleri İznik ve Bursa'da görülen Os­manlı türbeleri kümbetten daha büyük, tek katlı ve tek mekânlı yapılardır. Mekân çoğun­lukla kare, çokgen ya da daire biçimindedir, dikdörtgene çok az rastlanır.
Osmanlı türbelerinde yapı malzemesi ola­rak çoğunlukla taş kullanıldığından, süsleme öğeleri de oymalar ve kabartmalardır. İlk Osmanlı türbelerinin süslenmesinde ise bü­yük ölçüde çiniden yararlanılmıştır. Bunun en güzel örneği Bursa'daki Yeşil Türbe'dir. Tür­belerin kapıları da süslemenin yoğunlaştığı yerler olarak dikkati çeker. Klasik dönem Osmanlı mimarlığında bütün yapı türleri gibi türbeler de yalın özellikler taşır. Ama 18.
yüzyıldan başlayarak mimari biçimlerde, iç ve dış süslemede yoğun batı etkisi görülmeye başladı. Türbe mimarisi de bu değişimden etkilendi.
17. yüzyılda ortaya çıkmış başka bir özellik de açık türbelerdir. Bu tür yapılarda daha küçük ölçülerdeki kubbe sütunlara oturtul­muştur. Sütunların araları da madenden dö­küm kafeslerle çevrilmiştir. Bunların dışında İslam dünyasının hemen her yerinde, çoğun­lukla din ulularının (evliyaların) yattığına inanı­lan küçük, basit, kubbesiz, ahşap, kerpiç ya da taştan yapılmış, türbe denen yapılara da rastlanır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder