Ülkemizde küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarını desteklemek, onları geliştirmek için yapılanmış bir devlet kuruluşumuz var. KOSGEB diye kısalttığımız bu kuruluşumuzun açık adı “Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi” olarak konulmuş.
KOBİ ölçeğindeki işletmelere işlerini geliştirmeleri için 2010 yılı için 260 Milyon TL destek verileceği ve bu desteğin 300 Milyon TL'ye kadar yükseltilebileceği bilinmektedir. Çok farklı konuda verilen desteklerin içinde eğitim desteği de bulunmaktadır. KOSGEB gerek kurum içi eğitimlere gerekse kurum dışı genel katılıma açık eğitimlere 1.c. ve 2. Bölgeler için % 50, 3.cü ve 4.cü bölgeler için % 60 oranında destek verilmektedir.
Eğitimlerin cinsi konusunda işletmeler serbest bırakılmıştır. Kendi paylarını ödemek koşuluyla eğitim desteği formunu doldurup onay alan işletmeler, diledikleri eğitimi alabilmektedirler. İşletmelerin ihtiyaçları kendileri tarafından belirlenmekte olup eğitimi verecek kuruluşların 5580 sayılı kanun kapsamına giren özel eğitim kuruluşları, vakıf/dernek olmaları veya TÜRKAK tarafından akredite olmuş personel belgelendirme kuruluşu olması istenmektedir.
Çok farklı konularda eğitimler verilmektedir. Bunların içinde tedarik zinciri yönetimi ve lojistik eğitimi yok denecek kadar azdır. İşletmeler bu ihtiyacın henüz farkına varmamışlardır. Küçük ve orta ölçekli işletmeler henüz işlerinde tedarik zincir yönetimin nasıl yapıldığını ölçecek, planlayacak ve kontrol edecek olgunluğa ulaşmamıştır.
Firma sahipleri tedarik zincirini; üretimleri için gereken hammadde ve yardımcı maddelerin satın almasıyla başlatmakta ve üretimlerini yapıp sattıkları anda sorumluluklarının bittiğini sanmaktadır. Firmaların çoğu depolama, taşıma gibi hizmetleri ya kendileri yerine getirmekte ya da kargo, ambar gibi pahalı nakliye sistemlerini kullanmaktadır.
Planlama yapılmaması, planlanan operasyonların ölçülmemesi ve dolayısıyla karşılaştırma yapılamaması bu ölçekli kuruluşların eksikleridir. Küçük ölçekli olmaları da aynı zamanda yazılım kullanmalarına da olanak vermemekte ve işlemler elle, kağıtla en fazlası exel tablolarında hatalara açık şekilde gerçekleşmektedir. Muhasebe sistemlerinin basitliği de bu kayıt sisteminin iş yönetiminde kullanılmasını olanaksız kılmaktadır.
Ölçekleri küçük de olsa KOBİ'lerin çağdaş yönetim sistemleri ile yönetilmesi önemlidir. Bunun başlangıç noktası işletme sahiplerine ve yöneticilerine tedarik zinciri sistemlerinin yönetiminin ve lojistik yönetiminin işlerine vereceği katkının öğretilmesi ile başlamalıdır. Bu eğitim sisteminde KOSGEB'in devrede olması firma sahiplerini bir eğitim programı çerçevesinde toplayıp, uzman kişilerden KOBİ ölçekli işletmelerde tedarik zincirinin nasıl yönetildiğini öğretmesi gerekmektedir.
Bu eğitim çeşitli dokümanlarla, kalıcı materyalle desteklenmelidir. İşletme sahipleri her türlü sanayi ve ticari faaliyetleri planlayacakları, ölçebilecekleri eğitimi almalılar ve buna paralel işletmelerde çalışan elemanlarını da ikinci kademe eğitimlere yollamalıdır.
Küçük de olsa, orta büyüklükte de olsa, büyükte olsa, hatta ailenin fertlerinin çalıştığı küçük yapılar da olsa bu uyanış ve eğitim büyümeleri için şarttır. Sanayicilik ve ticaret bisiklete binmeye benzer pedal çevirmeyen düşmektedir. Üstelik ayakta kalmak için rakiplerinizden daha hızlı ve daha usta sürmelisiniz bisikletinizi. Bu da ancak mevcut yapınızın ileride büyüdüğü zaman ayakta kalacak, eğitilmiş iş sahipleri, yöneticiler ve çalışanlarla sağlanabilir.
KOSGEB'in eğitim destekleri için her işletmenin ihtiyacının kendisi tarafından belirlenmesi gibi verimsiz, plansız bir projeden uzaklaşılmalı, daha planlı, KOSGEB merkezleri tarafından organize olmuş, birleştirilmiş amacı ve hedefi olan eğitim sistemlerine geçilmelidir. Kaynaklarımız çok da görünse verim alınmadığı zaman boşa harcanmış demektir. Bu lükse ne hakkımız ne de şansımız vardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder