Ana Sayfa Bilgi Bankası

6 Ocak 2011 Perşembe

Üflemeli Çalgılar,Üflemeli Çalgılarda Sesin Oluşması,Tahta Üflemeli Çalgılar

müzik aletlerinin en eski örneklerindendir. Kökeni, eskiçağlarda işaretleşme amacıyla kullanılan ilkel aletlere dayanır, İnsanlar daha tarihöncesi çağlarda içi boş kamışları, hayvan kemiklerini ya da boynuzları üfleyerek ses çıkarmayı, zamanla müzik yapmayı öğrendiler.
Üflemeli çalgılar başlangıçtan bu yana ge­çirdiği değişiklikler ve yenilikler sonucunda bugünkü biçimine kavuştu ve modern orkes­traların önemli bir üyesi durumuna geldi. Üflemeli çalgılar, tahta üflemeli ve bakır üflemeli çalgılar olmak üzere kabaca iki gruba ayrılır. Klarnet, flüt ve obua aileleri tahta üflemeli çalgılar grubuna girer. Flüt ve klar­netin metal alaşımından yapılmış olanları da vardır. Borazan, trompet, trombon ve tuba aileleri bakır üflemeliler grubuna girer ve hepsi metal alaşımından yapılır.
Üflemeli Çalgılarda Sesin Oluşması
Herhangi bir nesneden ses elde etmek için, o nesnede bir titreşim oluşturmak gerekir. Ör­neğin, davul bir tokmakla ya da çubukla vurularak, keman teli yayı sürterek ya da par­makla çekerek titreştirilir. Üflemeli çal­gılar, temel olarak içi boş, silindir biçimli bir gövdeden oluşur. Ağızlık bölümünden üflen­diğinde gövdenin içindeki hava sütununun titreşmesiyle ses elde edilir.
elde edilen temel sese göre belirlenir. Öteki nota dizileri ise gövdenin içindeki hava sütu­nunun belirli bölümlerinin titreşmesiyle olu­şur. Çalan kişi hava sütununun ne kadarının titreşeceğini, üflerken yarattığı hava basıncıy­la ya da dudak gerginliğini ayarlayarak belir­ler. Dudaklarını gevşek tutarak yavaş üflerse pes sesler, dudaklarını gerip kuvvetle üflerse tiz sesler elde eder.
Besteciler, beste yaparken yalnızca doğal armoniklerle sınırlı kalmaz, öteki nota dizile­rini de kullanırlar. Üflemeli çalgılara ses zenginliği kazandırmak gerektiğini düşünen yapımcılar farklı notalar elde etmek amacıyla aletlerin yapısına çeşitli değişiklikler ve yeni­likler getirdiler. Tahta üflemeli çalgılara uy­gulanan ilk değişiklik aletin gövdesinin üzeri­ne açılan bir dizi delikti. Parmakların uzana­bileceği biçimde dizilen deliklerin hepsi kapa­tıldığında, borunun içindeki havanın tümü titreşiyor, dolayısıyla en kalın (pes) sesler elde ediliyordu. Delikler aletin alt bölümün­den yukarı doğru tek tek açıldığında, hava sütununun hacmi küçülüyor, bu da daha tiz seslerin çıkmasını sağlıyordu. Bugün kullanı­lan modern üflemeli çalgıların bazıları aynı ilkeye dayanır. Daha sonraları parmakların yetişemediği bölümdeki delikleri açıp kapa­mak için basit bir anahtar düzeneği eklendi.
Ses aralığını geliştirmeye yönelik ikinci değişiklik 19. yüzyılda bakır üflemeli çalgılara eklenen piston düzeneğiydi. Bugün kullanılan modern trompet ve kornoların ses genişliği aslında yalnızca doğal armoniklerle sınırlı olmakla birlikte, gövdeye eklenen kıvrımlı borular ve piston düzeneği bu aletlere yeni ses olanakları sağladı.
Trompette olduğu gibi gövde üzerindeki her borunun, uzunluğuna göre değişen, ken­dine özgü doğal armonikleri vardır. Piston düzeneği boruları istenilen biçimde açıp kapa­yarak pes seslere ulaşmayı sağlar. Değişik ses tonları elde etmek için uygulanan bir başka düzenek de trombonda olduğu gibi piston yerine gövdeye eklenen hareketli akort sürgüsüdür. Sürgü çekilip itildiğinde gövdenin bo­yu uzayıp kısalır ve farklı ses tonları elde edilir.
Bazı üflemeli çalgıların ağızlık bölümünde, inceltilmiş bambu kamışından yapılmış bir dil bulunur. Üflendiğinde hava basıncıyla titre­şen dil, titreşimin gövde içindeki hava sütunu boyunca yayılmasını ve böylece uyumlu sesler çıkmasını sağlar. Klarnet türü üflemeli çalgı­larda tek, obualarda çift kamış bulunur. Tulum ve gayda da kamışlı çalgılardır.
Tahta Üflemeli Çalgılar
Flüt dışında, bu gruba giren çalgıların tümü tahtadan yapılmıştır. Flütün ise hem tahta­dan, hem metal alaşımından yapılmış olanları vardır. Tahta üflemeli çalgılara ilişkin ayrıntılı bilgiyi FLÜT AİLESİ, KLARNET AİLESİ ve OBUA AİLESİ maddelerinde bulabilir­siniz.
Öteki Üflemeli Çalgılar
Saksofon bazı bakımlardan klarnet, obua ve korno ile benzerlikler gösteren bakır üflemeli bir çalgıdır. En çok caz topluluklarında ve askeri bandolarda kullanılır. Okarina küre biçimli bir flüt türüdür. Hem Güney Ameri­ka'da, hem de Orta Avrupa'da yaygın olarak kullanılan pan flüt, farklı sesler çıkaran deği­şik boylarda kamışlardan oluşur. Dilli düdük metal alaşımından yapılmış, oldukça tiz sesli, basit bir çalgıdır. Delikli bir borudan oluşan flajole düz flüte benzer. 18. yüzyılda orkestra­larda yaygın olarak kullanılan bu çalgının yerini bugün pikolo flüt almıştır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder