RASPUTİN
(yaklaşık 1872-1916). Hastaları iyileştirme özelliğine sahip gizemli bir ermiş
olarak tanınan Rasputin, Rus Çarı II. Nikolay'ın sarayında büyük bir güç
kazanmıştı. Grigori Yefimoviç Rasputin, Sibiryalı bir köylüydü. Çarın, hemofili
hastası tek oğlu Aleksey'i
hipnoz yöntemiyle iyileştireceğine inanıldığı için saraya alındı. Çariçe
Aleksandra, Rasputin'in gizemli gücüyle oğlunu kurtaracağına ve hanedanı
koruyacağına güveniyordu. Ahlak kurallarına aykırı yaşayışına ve skandallara
neden olan davranışlarına karşın onu korumayı sürdürdü.
1905'ten
I. Dünya Savaşı'nın çıktığı 1914'e kadar Rasputin'in Rusya'daki ünü ve yaşamına
ilişkin skandallar giderek büyüdü. Ona karşı çıkanlar Rusya'nın uzak
bölgelerine
sürüldü.
Bir kez çara yazılan bir rapor nedeniyle gözden düşen ve saraydan kovulan
Rasputin, Aleksandra'nın ısrarıyla çok geçmeden geri döndü. Saraydaki gücü
marnlamayacak kadar artan Rasputin 1915'te Çar Nikolay ordularının başında
savaşmaya gidince, karısı Aleksandra'nın özel danışmanı olarak ülkenin
içişlerinin yönetimini ele aldı.
Rasputin'in ölümü de yaşamı kadar maceralı oldu.
Monarşi taraftarları, yarattığı skandallar yüzünden çarlığın daha fazla zarar
görmemesi için Rasputin'i öldürmeyi tasarladılar. Komploculardan birinin
evinde Rasputin'e zehirli yiyecek ve şarap sunuldu. Rasputin'in zehirle
ölmediğini gören komploculardan biri paniğe kapılarak ona ateş etti. Sonunda,
vurulmasına karşın hâlâ yaşayan Rasputin'i yakalamayı başararak onu bağladılar,
buzlarla örtülü Neva Irmağı'nda açtıkları bir delikten suya attılar.
Aleksandra,
Rasputin'in ölümünden sonra yönetimini daha da sertleştirdi, ama kısa bir süre
sonra, Mart 1917'de gerçekleşen ayaklanmayla Rusya'da çarlık yönetimi son
buldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder