YARGIÇ
ya da hâkim, bir mahkemede hukuku uygulayarak karar veren ve uyuşmazlığı çözen
görevlidir. Mahkemeler ulusal ya da, Uluslararası Adalet Divanı gibi uluslar
üstü olabilir. Ulusal mahkemeler ceza, hukuk, temyiz, idare, anayasa
mahkemeleri gibi çeşitlilik gösterir. Bunların bütün üyelerine yargıç,
başkanlarına da baş yargıç ya da başkan denir. Genelde, yargıç olabilmenin
temel koşulu hukuk öğrenimi görmektir. Ama bu öğrenimi görmemiş kişilerin de
yargıç sayıldığı yargılama sistemleri vardır.
Hukukçu
olmayan yargıçlar, sıradan ama güvenilir ve dürüst insanlar arasından seçilirler.
ABD'de, SSCB'de ve İngiltere'de meslekten hukukçu olmayan kişiler bazı mahkemelerde
yargıçlık yapabilmektedir.
Hukuk
sistemleri, genellikle İngiltere, Kuzey Amerika'nın büyük bölümü, Avustralya
ve Yeni Zelanda'da uygulanan örf ve âdet hukuku geleneği ile Fransa, Quebec ve
Avrupa'nın büyük bölümünde uygulanan medeni hukuk geleneği biçiminde ikiye
ayrılır.
Meslekten
yargıçlar bu iki farklı sistemde farklı biçimlerde eğitim görür ve seçilirler.
Örf ve âdet hukukunun uygulandığı ülkelerde kişiler hukuk fakültesi ya da
okulunda eğitimlerini tamamladıktan sonra, hukukçu olarak özel bir staj
görürler. Hukukçu olarak uzun yıllar deneyim kazandıktan sonra, genellikle
45-50 yaşlarında yargıç olarak atanabilirler. Yargıçlar bundan sonra herhangi
bir sınava girmek ya da ek bir eğitim görmek zorunda değillerdir.
Medeni
hukuk sistemlerinde ise, hukuk eğitimini tamamlayan kişiler mesleklerini avukat
ya da yargıç olarak sürdürme konusunda karar verirler. Yargıç olmak isteyenler
yeni bir sınava
girer, sınavı kazananlar devlet memuru olarak atanır, derecesi giderek yükselir
ve yüksek yargıçlar kurulu meslek yaşamındaki başarısını izler.
Yargıçlar
genelde adalet bakanı tarafından atanırlar. Bazı ülkelerde ise yüksek yargıçlardan
oluşan özel kurullar (Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu gibi) bu konuda söz
ve yetki sahibidir. Ama hangi hukuk sistemi içinde olursa olsun, birçok ülkede
yargıçların bağımsızlığı anayasayla güvence altına alınmıştır. Bu, yargıçların
kararlarını herhangi bir üst makamdan etkilenmeksizin, hukuk kuralları içinde
alabilmesi demektir.
Türk hukuk sisteminde ise, hukukçu olan ve olmayan
yargıç ayrımı kural olarak yoktur. Ama idari davalara bakan mahkemelerin bazı
yargıçları hukukçu olmayabilir. Bunun dışında bütün yargıçlar hukuk
fakültelerinde temel hukuk öğrenimi görmüş kişilerdir. Bu öğrenimden sonra,
adalet bakanlığının açtığı sınavı kazanan adaylar iki yıl süreyle özel bir
staj görürler.
Türkiye'de yargıçların görevlerinde bağımsızlığı ve
hiçbir organın, makamın ya da kişinin yargıçlara buyruk veremeyeceği hükmü
anayasada düzenlenmiş ve güvence altına alınmıştır. Yargıç ve savcılar idari
işlemle görevden alınamaz, kendileri istemedikçe anayasada gösterilen yaştan
(65) önce emekliye ayrılamaz, aylık, ödenek ve başka bazı haklarından yoksun
bırakılamazlar.
Yargıç ve savcılarla ilgili olarak, mesleğe kabul etme,
atama ve nakletme, geçici yetki verme, her türlü yükselme, kadro dağıtma,
meslekte kalmaları uygun görülmeyenler hakkında karar verme, disiplin cezası
verme ve görevden uzaklaştırma işlemlerini yürütmek Hâkimler ve Savcılar Yüksek
Kurulu'nun görevleri arasındadır. Bu kurul, adalet bakanının başkanlığında Yargıtay'dan
üç asıl ve üç yedek, Danıştay'dan iki asıl ve iki yedek üyeyle Adalet Bakanlığı
müsteşarından oluşur. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun bir kişiyi
yargıçlığa ya da savcılığa kabul etmesi için o kişinin mesleğin gerektirdiği ve
özel kanunlarında belirtilen koşullara sahip olması zorunludur.
YARGI SİSTEMİ.
Yargının görevi bireylerin birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerinde ortaya
çıkan uyuşmazlıkları çözmektir. Bu, bir uyuşmazlık söz konusu olduğunda
ilişkileri düzenleyen yasaların hükümlerine göre haklı ile haksızın
ayrılmasıyla gerçekleştirilir. Bu çözüme adalet adını veririz. Türkiye'de kuvvetler
ayrılığı ilkesini benimseyen 1982 Anayasası devletin yargı görevini yerine
getirme yetkisini bağımsız mahkemelere vermiştir. Bu yetki bir başka organ ya
da kişice kullanılamaz, hiçbir organ, makam, merci ya da kişi yargı yetkisinin
kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez, genelge
gönderemez, tavsiye ve telkinde bulunamaz. Ayrıca görülmekte olan bir davaya
ilişkin olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden (TBMM) yargı yetkisinin
kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz ya da herhangi bir
açıklamada bulunulamaz. Yasama ve yürütme organları ile yönetim, mahkemelerce
verilen kararlara uymak zorundadırlar. Bu organlar ve yürütme hiçbir koşulda
bu kararları ve bunların uygulamalarını engelleyemez ve geciktiremez. Anayasa
böylece yargının bakımsızlığını öncelikle yasama ve yürütme organlarına karşı
korumuştur. Ayrıca yargıçların görevlerini baskı ve etkiden uzak biçimde
yerine getirebilmeleri için yargıçların bağımsızlığını kabul etmekle kalmamış,
yargıçların bu bağımsızlıklarını koruyabilmelerini sağlayacak önlemler
getirmiştir. Buna yargıç güvencesi adı verilir.
Yargı yetkisini çeşitli yargı yerleri kullanır. Tüm bu
yargı yerleri "yargı" adını verdiğimiz anayasal organı oluştururlar.
Bu bağımsız ve ayrı yargı yerlerinin her biri devlet egemenliğini kullanarak
Türk ulusu adına karar verir. Egemenlik tek olduğuna göre onun bir parçasını
ulus adına kullanan yargının da tek olması gerekir. Buna yargının birliği adı
verilir. Yargı birliği ilkesinin bir başka sonucu da aynı uzmanlık alanında
yargı görevi üstlenen tüm yargı yerlerinin kararlarının bir tek yüksek
mahkemece incelenmesidir. Örneğin tüm adli yargı yerlerinin kararları son
derece mahkemesi olarak Yargıtay'ca incelenir. Yargının birliği ayrıca, tek
bir düzen olarak örgütlenen yargı yerlerinin hem bireyler arasında hem de
bireyle yönetim arasında çıkan uyuşmazlıklara bakması anlamına da gelir. Bu
yargı düzeninde bütün yargı yerlerinin üstünde tek bir yüksek mahkeme bulunur
ve bütün yargı kararları son aşamada onun incelemesinden geçer.
1982 Anayasası yasal ve
doğal yargıç ilkesinide getirmiştir. Buna göre, hiç kimse yasalara göre bağlı
olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz. Bir kimseyi yasal olarak
bağlı olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarma sonucunu doğuran yargı
yetkisine sahip olağanüstü merciler kurulamaz. Anayasada yasal ve doğal yargıç
güvencesinden birlikte söz edilmiştir. "Yasal yargıç" deyimi
mahkemelerin ya da yargıçların görev ve yetkilerinin yasalarca belirleneceği
anlamını taşır. "Doğal yargıç" kavramı ise yargılanmaya konu olan
uyuşmazlığın ortaya çıktığı anda yürürlükte olan yasanın öngördüğü yargı
yerini ifade eder. Bunlara olağan mahkemeler adı verilir. Bu, davanın uyuşmazlığı
doğuran olaydan sonra çıkarılan bir yasayla kurulan bir mahkeme önüne götürülmesini
yasaklamaktadır. Böylece sonradan çıkarılan bir yasayla kurulacak olağanüstü
mahkemelerin önceki olayları yargılaması anayasa tarafından engellenmektedir.
Mahkemelerce verilen kararların anayasaya ve yasalara
uygun olması gerekir. Bu ancak mahkeme kararlarının incelenerek denetlenmesiyle
gerçekleştirilir. Bu nedenle mahkemeler normal ve yüksek mahkemeler olarak
ikiye ayrılır. Dava mahkemeleri olarak da adlandırılan normal mahkemeler
uyuşmazlıkların çözümüne ilişkin kararlar verir. Bu kararlar ilgili taraflarca
yasalara aykırı görülürse yüksek mahkemelere itiraz edilir. Yüksek mahkemeler
normal mahkemelerce verilen kararlan yasaya uygunluk yönünden inceler.
Böylece uyuşmazlığın daha adil çözülebilmesi için bir denetim sağlanmış olur.
1982 Anayasası altı tane yüksek mahkeme öngörmüştür.
Bunlar Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek
İdare Mahkemesi ve Uyuşmazlık Mahkemesi'dir.
Ayrıca Yüksek Seçim Kurulu ve Sayıştay da yüksek mahkeme niteliğindeki
kuruluşlardır.
Anayasa Mahkemesi yasaların, yasama organı içtüzüğünün
ve yasa gücündeki kararnamelerin anayasaya uygunluğunu denetleyen yüksek ve
özel bir mahkemedir.
Adli yargı alanında en yüksek mahkeme olan Yargıtay,
adliye mahkemelerinin verdiği karar ve hükümlerin son inceleme mahkemesidir.
Normal bir adli mahkemenin aldığı karara Yargıtay'da itiraz edilebilir. Yargıtay
üyeleri Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nca seçilir. Yargıtay'da başkan ve
Cumhuriyet Başsavcısı'nın yanı sıra, aralarında belirli bir işbölümü bulunan
16 hukuk dairesi ile dokuz ceza dairesi vardır. Ayrıca Hukuk Genel Kurulu,
Ceza Genel Kurulu ve Yargıtay Genel Kurulu bulunur. Yargıtay başkanı ile
vekilleri ve daire başkanları Yargıtay Genel Kurulu'nca, kendi üyeleri
arasından dört yıl için seçilir. Cumhuriyet Başsavcısı ve vekili ise Yargıtay
Genel Kurulu'nun kendi üyeleri arasından belirlediği beşer aday arasından
cumhurbaşkanı tarafından seçilir.
Danıştay idari yargı alanında en yüksek mahkemedir.
İdari yargı toplumu oluşturan bireylerle devlet arasındaki ilişkilerden ortaya
çıkan uyuşmazlıkların çözümünü üstlenmiştir. Danıştay ayrıca yasayla gösterilen
belli davalara da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakar.
Danıştay kurul halinde çalışan bir organdır. İkisi
idari, sekizi yargısal görev yapan 10 daireden oluşur. Her dairede bir başkan
ve en az dört üye bulunur. Danıştay da ayrıca İdari Dava Daireleri Genel
Kurulu, Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu, İçtihatları Birleştirme Kurulu,
Başkanlar Kurulu gibi organlar da vardır. Danıştay üyelerinin dörtte üçü Hâkim
ve Savcılar Yüksek Kurulu, dörtte biri de nitelikleri yasada belirtilen
görevliler arasından cumhurbaşkanınca seçilir. Danıştay Genel Kurulu kendi
üyeleri arasından dört yıl için, salt çoğunlukla ve gizli oyla Danıştay Başkanı
ile vekillerini seçer.
Askeri Yargıtay askeri mahkemelerce verilen karar ve
hükümlerin son inceleme yeridir. Ayrıca asker kişilerin yasayla gösterilen
belli davalarına ilk ve son merci olarak bakar. Askeri Yargıtay üyeleri, Askeri
Yargıtay Genel Kurulu'nun her üyelik için gösterdiği üçer aday arasından
cumhurbaşkanınca seçilir. Her biri yedi üye ile başkandan oluşan beş dairesi
vardır. Ayrıca Daireler Kurulu, Başkanlar Kurulu ve Genel Kurul gibi organları
bulunur.
Askeri Yüksek İdare Mahkemesi asker kişileri
ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden doğan
uyuşmazlıkların yargı denetimini yapan ilk ve son derece mahkemesidir. Askeri
Yüksek İdare Mahkemesinde askeri yargıçların yanı sıra asker olmayan yargıçlar
da görev alır. Mahkemenin asker yargıç üyelerini, asker başkan ve üyelerinin
göstereceği üçer aday arasından cumhurbaşkanı seçer. Asker olmayan üyeler ise
Genel Kurmay Başkanı'nın göstereceği üçer aday arasından gene cumhurbaşkanınca
seçilir. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin, bir başkan ile altışar üyeden
oluşan iki dairesi vardır. Ayrıca Daireler Kurulu, Başkanlar Kurulu, Genel
Kurul gibi organları bulunur.
Uyuşmazlık Mahkemesi adli, idari ve askeri yargı
mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümler.
Uyuşmazlık Mahkemesi'nin başkanını Anayasa Mahkemesi kendi üyeleri arasından
seçer. Üyelerinin seçiminde ise Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ile
cumhurbaşkanı yetkilendirilmiştir.
1982 Anayasası seçimlerin güvenilirliğini sağlamak
amacıyla yargı gücünü seçimlerin denetimi ve yönetimi ile görevlendirmiştir.
Yüksek Seçim Kurulu Seçim yargısı örgütünün en üst basamağıdır. Alt düzeydeki
seçim yargı yerleri il seçim kurullarıdır. İl seçim kurulları kendi seçim
çevrelerinde seçimin düzenle yürümesi için önlemler alırlar. Aday bildirim ve
listelerini alıp duyururlar. Aday listelerine ve ilçe seçim kurullarının
kararlarına yapılan itirazları inceleyip karara bağlarlar. İl seçim kurulunu il
merkezindeki en yüksek dereceli üç yargıç oluşturur.
Yüksek
Seçim Kurulu ise yedi asil ve dört yedek üyeden oluşur. Üyelerden altısı Yargıtay
Genel Kurulu, beşi Danıştay Genel Kurulu tarafından kendi üyeleri arasından ve
gizli oyla seçilir. Yüksek Seçim Kurulu'nun başlıca görevi seçimlerin
başlamasından bitimine kadar düzen içinde yönetilmesiyle ilgili bütün
işlemleri yapmak ve yaptırmaktır. Ayrıca seçimlerden sonra seçime ilişkin bütün
yolsuzlukları, şikâyet ve itirazları incelemek ve kesin karara bağlamak da
Yüksek Seçim Kurulu'nun görevleri içindedir.
Hesap
mahkemesi adını da verebileceğimiz Sayıştay, genel ve katma bütçeli dairelerin
bütün gelir ve giderleri ile mallarını Türkiye
Büyük
Millet Meclisi adına denetlemek ve sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme
bağlamakla görevlendirilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder