20 Aralık 2010 Pazartesi

Telif Hakkı ?

yazar, besteci, sinemacı, fo­toğrafçı gibi sanatçıların çalışmalarının başka­ları tarafından izinsiz ya da kendi yapıtlarıymış gibi kullanılmasını önlemek amacıyla dü­zenlenmiş bir haktır. Telif hakkı yapıtın sahi­bine aittir. Bu hak sahibine, ürününün yayım­lanması, dağıtılması, sahnelenmesi ve uyar­lanması gibi her türlü kullanımından kazanç elde etme olanağı verir.
Telif hakkı her dönemde yasal bir hak de­ğildi. Örneğin 19. yüzyılın sonlarında Charles Dickens'ın romanları ABD'deki yayımcılar tarafından İngiliz basımlarından kopya edile­rek basılmış ve Charles Dickens'a herhangi bir ödeme yapılmamıştı.
Bu haksız durumu gidermek için ülkeler önce kendi sınırları içinde, daha sonra da uluslararası düzeyde yasal düzenlemeler yap­tılar. 1710'da İngiltere'de kabul edilen ve ülke içinde telif haklarını düzenleyen yasa bu ko­nuda önemli bir adım oldu. Bunu Danimarka, ABD ve Fransa'da kabul edilen yasalar izledi.
Daha sonra telif hakkı konusunda uluslar­arası düzenlemelerin de yapılması gereğini duyan ülkeler 1886'da Bern Sözleşmesi'ni im­zaladılar. 1952'de Cenevre'de imzalanan Ev­rensel Telif Hakları Sözleşmesi ile uluslarara­sı telif hakları daha ayrıntılı biçimde düzen­lendi.
Osmanlılarda telif hakkına ilişkin ilk yasa 1857'de çıkarılan Telif Nizamnamesi'dir. Ar­dından 1910'da "Hakkı Telif Kanunu" kabul edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nde telif hak­lan 1951 tarihli "Fikir ve Sanat Eserleri Kanu­nu" ile düzenlenmiştir. Bu yasa 1983'te yeni­den gözden geçirilerek güncelleştirilmiştir. Yasaya göre telif hakkı yapıt sahibinin mutlak hakkıdır. Bu hak yaşamı boyunca sahibine * ölümünden sonra ise 50 yıl süreyle mirasçıla­rına aittir. Daha sonra yapıt kamunun malı olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder