Ana Sayfa Bilgi Bankası

8 Aralık 2010 Çarşamba

Vergi ve borçlar yeniden yapılandırılıyor

Devlet Bakanı Ali Babacan, yaklaşık 300 kalemdeki vergi ve borçların yeniden yapılandırılması ile ilgili beklenen açıklamasını yaptı. Ana paraya dokunmayan ancak ceza faizinin yerine enflasyon oranı ile güncellemeyi esas alan tasarı 36 aya kadar da taksit imkanı getiriyor. Tasarı, düşük bir vergi oranı ile şirket varlıkları ile şirket defter kayıtlarını eşitleme imkanını sağlanıyor. Ayrıca 2006-2009 dönemine ait yeni matrah ve vergi artımı hakkı geliyor, Vergi Barışı'nda hükümlülüklerini yerine getiremeyenlere ek bir hak sağlıyor. Tüm borçluları barışmaya çağıran Babacan, önümüzdeki dönemde artık denetimlerin çok sıklaşacağı mesajını verdi.

İşte açıklamanın satırbaşları...
Kriz sürecinde alınan önlemler sayesinde Türkiye az etkilendi
Kriz nedeniyle bazı işletmeler kamuya yönelik yükümlülüklerini yerine getiremedi.

Kamuya ona ödemeleri yapmayıp bunu ucuz kredi olarak kullanmayı önlemek için yüksek cezalar var.

Ödeme arzusu olduğu halde herhangi bir sebeple bunun ödemesini yapamayanlar var. Bunlar yüksek faiz ve gecikme cezaları ile karşı karşıya kaldı.  
BELİRLİ BİR PLAN DAHİLİNDE ÖDENECEK
Bu borçların belirli bir plan dahilinde ödenmesini sağlamak için bu tasarıyı yaptık.
Parça parça bir çalışmadansa aynı ilkeler ve prensiplerle bu tasarının kapsamını çok geniş tuttuk.
Borç alacak ilişkisinin en önemli iki kurumu maliye ve SGK.
Tasarı kapsamına girecek idareler ve kuruluşlar şunlar: Maliye Bakanlığı, Gümrük Müşavirliği, SGK, İl Özel İdare ve belediyeler, Su ve kanalizasyon idareleri, TRT, Tedaş, Yutrkur, Kosgeb, TOBB, TOBB'a bağlı odalar ve Organize Sanayi Bölgeleri.
KAPSAMA GİREN ALACAKLARIN LİSTESİ
Kapsama şu alacaklar giriyor;
"Vergiler ve cezaları, gümrük vergileri ve idari para cezaları, SGK primleri ve idari para cezaları, İl Özel İdarelerinin çeşitli  harç ve katkı payı gibi bazı alacakları, belediyelerin su ve atık su alacakları, TEDAŞ'ın elektrik alacakları, özel elektrik dağıtım şirketlerinin alacakları, Yurtkur'un öğrenim kredisi alacakları, TRT'nin alacakları, KOSGEB'in desteklerden kaynaklanan alacakları, oda aidatı ücretler, OSB'lerin elektrik su ve doğalgaz alacakları ile yönetim aidatları..

TEMMUZ 2010'DAN ÖNCEKİLER
31 Temmuz 2010'dan önceki dönemleri kapsama alıyoruz.

HANGİ İMKANLAR SAĞLANACAK
Tasarı ile gelecek imkanlar: Kesinleşmiş alacakların yeniden yapılandırılması. İhtilaflı alacakların ihtilafına son verilmesi ve tahsilatının hızlandırılması. Vergi borçlarının kredi kartı ile ödenebilmesi, borçların taksitlendirimesi, Vergi Barışı'nda bildirimde bulunmasına rağmen bundan yararlanamayanlar...
GÜNCELLEME ORANI KULLANILACAK
Borcu bugüne getirirken güncelleme oranı kullanılacak. Kesinleşmiş alacaklarda SGK tarafından uygulanan idari para cezalarının yüzde 50'si, alacak aslına bağlı olmayan cezaların yüzde 50'si, gecikme cezası yerine güncellenen oran enflasyona göre düzenlenecek.

İhtilaflı alacaklarda alacağın yüzde 50'si ya da yüzde 20'si. Gecikme zammı yerine güncelleme oranı hesap alınacak tutar ödenecek. Vergide gecikme zammı gibi alacaklardan vazgeçiyoruz.
KAYITLARI EŞİTLEME FIRSATI
Stoklar, demirbaşlar, nakit... Defterde görünenden farklı ise kayıtları işleme imkanı getiriyoruz. Belli bir vergi ödemeleri halinde herhangi bir ceza uygulanmayacak. Bu çok çok önemli bir imkan. Herkese kayıtlarını düzeltme imkanı sağlıyoruz.
Matrah ve vergi artırımında, mükelleflere 2006-2009 dönemine ait yeni matrah bildirimi imkanı verilecek ve o yıllarla ilgili inceleme yapılmayacak.
VARLIK BARIŞI
Varlık Barışı ile ilgili, daha önceki kapsamda beyanda bulunduğu halde kanunun sağladığı imkanlardan yararlanamayanlara yeni bir hak veriyoruz. İlave bir süre veriyoruz.
ÖDEMELER AKSARSA ESKİYE DÖNÜLECEK
Vatandaşlar yeni kanundan nasıl yaralanacaklar? Yazılı bir başvuruda bulunacaklar. Burada ödemelerin süresinde yapılması önemli. Eğer günlük ödemeler aksarsa bu kanundan yaralanamayacaklar, ilk hale geri dönecekler.
TAKSİT SAYILARI
Başvurular kanunun çıktığı ayı takip eden ikinci ayın sonuna kadar başvuru yapılacak. 
Ödemeler peşin veya taksitle yapılacak. İki ayda bir taksit ödeme esası getirdik. 36 ayda 18 taksit ödeyebilecekler.
Ayrıca kredi kartına taksit olarak da ödenebilecek.

3. AYIN SONUNDA BAŞLAYACAK
Ödemeler kanunun çıktığı ayı takip eden üçüncü ayın sonunda başlayacak. SGK ödemeleri için ise dördüncü ay.
TAKSİTLE ÖDEME NASIL OLACAK
Alacağın aslını enflasyon hesabı ile bugüne getirdik. Bu peşin ödeme için uygulanacak rakam. İlk ay öderse borcu kapanıyor.
Taksitle ödeyecekler olanlar için: Mesela 6 taksitle ödeyecekler için çıkan borcu 1.05 katsayısı ile, 12 taksitle ödeyecekler için 1.1 ile,  18 taksitle ödeyecekler için 1.15 ileçarpılacak.
2 AKSATMA HAKKI
Bir takvim yılı içinde iki defa ödemeyi aksatma hakkı getiriyoruz, hemen bozmuyoruz.
Çok küçük alacaklar muhasebe temizliği ile sıfırlanacak
TAKİP SIKLAŞACAK
Bu kadar kapsamlı bir çalışma ve yapılandırmadan sonra özelkle vergi ve SGK prim alacakları açısından düzgün bir dönemin başlaması gerekecek. Bundan sonra tahsilatlar üzerindeki takip sıklaşacak. Artık devlet mükellefleri daha iyi tanıyor, daha kolay yakalıyor.
ARTIK BUGÜN DENETLENECEK
Eski dosyaların kurumlarımız üzerindeki yükü azalacağı için günlük denetimlere ağırlık verilecek. Denetim elemanlarımız artık bugünü denetleyecek. Denetim sıklığı artacak.
Kurumlar Vergisi'nin yüzde 20 ve altında olduğu ülke sayısı çok az. Bundan sonra gelişmiş ülkeler bütçe açıklarını kapatmak için vergi artışına gidecek. Biz artık kayıtdışılığı düşüncelerimizden çıkaralım.
1500 YENİ DENETMEN ALIYORUZ
Bu tasaruı çok önemli bir fırsat. Bundan sonra denetim baskısı aracak. Çünkü artık denetim elenmanlarımızın eli rahat olacak. Ayrıca 1500 yeni vergi denetmeni alıyoruz, bu çok büyük bir rakam. Kayıtdışı çalışanlar açısından bu iş gittikçe zorlaşacak.
VATANDAŞLARA TAVSİYE

Vatandaşlara tavsiyemiz şu. Düşüncelerinizi işinizi daha iyi yapmakta kullanın. nasıl vergi kaçırırım, ufak tefek avantajlar sağlarım diye düşüneceğinize kurumsal yapılarınızı kurun.
Gelecek nesillere daha sağlam işletmeler bırakmak, ancak tam kayıt altında çalışan bir bakış açısıyla mümkün. Ekonominin temel direği şirketler olacak. Kamunun payı düşüyor. Özel sektörün yatırımlarına, kamunun yatırımlarına bakıyorsunuz, özel sektörlerin arttığını görüyoruz.
Bizim artık pek çok alanda katma değer vergimiz yüzde 8. eğitimde sağlıkta gıdada giyimde yüzde 8. 18 kalemlerimiz var, ÖTV’nin de uygulandığı alanlar var. Ama genel olarak baktığımızda KDV yüzde 8. Bu kadar düşük KDV, kurumlar vergisi gelir vergisi oranlarını dikkate aldığınızda, bundan sonra vergi oranlarını düşürmeye geçiyoruz.
HEPSİNİ KAYIT ALTINA ALIN 
Dolayısıyla artık yeni bir dönemin başlangıcı olur diye düşünüyoruz. Önemli bir fırsattır diye düşünüyoruz. Herkes artık geçmişle ilgili problemlerini çözmeli.
Paraysa para, demirbaşsa demirbaş hepsini kayıt altına alın diyoruz. 2006’da 100 lira olarak değil 30 lira olarak ilave gelir ve 2006 temizlenmiş oluyor.
Ya da diyelim ki stoklar yada kasa mevcutları. Bununla ilgili rakamlara bakacak olursak, örneğin işletmede mevcut odluğu halde kayıtlı olmayan kıymetli madenler. Yüzde 2.5 vergi ödediği zaman kayıt altına alınıyor. Fatura kesiyor, diyelim ki kağıt üzerinde mal görünüyor ama yok. Makinayla çıkış yaptığı anda kayıt altına alınıyor.
SORU&CEVAP
50 milyar TL gelir bekliyorsunuz. Bu rakam ne kadar gerçekçi? Sigara cezaları var mı, trafik cezaları var mı yok mu? Vergisini düzenli olarak ödeyen herhangi bir kişinin bu pakete baktığında, hükümet beni de unutmamış dediği düzenleme var mıdır? Süre uzatımı olmayacak garantisini şimdiden veriyor musunuz? Bu tekrarlanmayacaktır sözünü söyleyebiliyor musunuz?
50 milyar rakamı nereden çıktı ben bilmiyorum, gazetelerle okudum. Bizim bakanlarımızdan böyle bir açıklama yapan yok. Bürokrat arkadaşlarımızdan yok. Bu nedir, olsa olsa duyumdur. Bu kapsamda, çok farklı konular var. Burada ana paralar var. Cezalar var. Dolayısıyla biz toplam rakam konusunda, toplam tahsilat tahmini konusunda herhangi bir rakam vermeyeceğiz. Zaten bizim mali planımızda, 2011 bütçemizde bunlarla ilgili bir gelir ön görmüyoruz. Biz x lira gelir koymuş olsak, o hedefi tutturacak mıyız diye düşünülebilir. Şuna da çok dikkat ettik. Yapacağımız bu çalışma, kanunların cezaların yaptırım gücünü hafifletici bir nitelik taşımamalı. Bundan sonraki uygulamalarda tahsilat kabiliyetini düşünülmemeli.
Şuradan bir gelir toplayalım da sonra bakarız gibi bir yaklaşım yok. Bir çok uygulama yapıldı. Ama bu süreçlerde Türkiye’nin çok önemli geçiş bir süreçleridir. Düzgün bir ekonomik yapıya gidiyoruz. Kayıt dışılığın azaldığı, azalacağı, çok çok düşük noktalara ineceği bir dönemdeyiz. Bunun akşamdan sabaha olmasını beklemememiz lazım. Zaman alacak, kademe kademe olacak. Ama şu olacak ki kayıt dışı çalışanlar için hayat zorlaşacak.
Ödemesini düzgün yapanlar için, 2011 yılıyla alakalı bizim gelirlerimizi azaltacak bir uygulama söz konusu olamaz. 2012 gibi bu düşünülebilir. Bütçemizi yaptık, Meclis’e gönderdik. SGK’da yaptığımız uygulama çalışılabilir. Bu işin püf noktası ne? Bunlardan yararlanmak için son birkaç yıl içinde vatandaşımızın vergilerini ödemesi gerekiyor.
Biz bu matrah artırımındaki indirim yüzde 20 ya, ama o dönem dedik ki vergilerini düzgün ödeyenler için yüzde 15 uygulayacağız dedik. Bu bir başlangıçtır. Öncelikle gönül rahatlığı, yok haciz, yok icra bunlarla hiç uğraşmıyorlar. Rahatlar vatandaşlarımızın. Bütçe yapılırken bunların ön görülmesi lazım.
Sigara ve trafik cezaları için bir şey yok. Ama iki yıl faiz işlemişse, biz enflasyona getiriyoruz. Ama cezanın aslından bir indirim yok. Aslı neyse, ana para neyse, bugüne kadar enflasyona getirip tahsil ediyoruz.
Trafik parası, sigara cezaları şunlar bunlar, onlarla ilgili bir tartışma oldu. Sonra kapsam dışına alındı.
Trafik cezalarını şöyle kapsama alınıyor. Faiz oranını enflasyona getiriyoruz. Bu bir tasarı. Hükümet olarak bakışımızı söyleyeyim. Daha sonra ufak tefek rötuşlar olacaktır. Meclis’te de bu konular kapsamlı tartışılacaktır.
Bakan Ömer Dinçer:
Bizim cezalardan yüzde 50 indirim derken normal prim ve alacakları hususu değil bu. Diyelim ki 65 yaş üstü bir kişi, bize herhangi bir geliri olmadığı için yoksulluk aylığı almak için başvuruyor ve alıyor.
Sonra tespit etmişiz ki meğer bir geliri varmış. Biz o kişiden ödediğimiz maaşı ve yüzde 50 fazlasını tahsil ediyorduk. Orada yüzde 50 den vazgeçiyoruz. Uygulanması gereken faiz oranları neyse ona göre tahsil edeceğiz. Bu da şimdiye göre yüzde 14 demek.
Biz de şöyle bir uygulama var ve bundan vazgeçiyoruz. Bağkurlu bir vatandaşımız var. Prim ödemiş uzun yıllar. Sonra iş yerini kapatmış ve SGK’ya tabii herhangi bir yerde çalışmaya başlamış, bu durumda o kişinin Bağkur dosyası kapanmıyor. Hiç para yatırmasa bile kaydı tutuluyor. O vatandaşımız aynı zamanda SGK’ya prim ödüyor. Sisteme göre bize borçlu gözüküyor. Ancak bize göre bu bir borç değil. 
Devlet, bütün bu açıklanan alanlarda mutlaka bir fizibilite yapmıştır. Toplam kaç kişiyle barışacak? Meclis’te bütçe görüşmeleri sürüyor, tasarıyı bayramdan sonra araya alma yöntemini mi kullanacaksınız? Yoksa bütçenin bitmesini mi bekleyeceksiniz?
Kaç kişi, kaç lira bunu açıklamayacağız. Göreceğiz bakalım kaç kişi başvuracağız. Bugün bizden ne kişi sayısı ne TL alamayacaksınız. Biz kapı açtık, önemli bir imkan sağladık. Bundan sonra gerçekleşenleri açıklayacağız.
Daha önceki dönemlerde, biz bunları açıkladık, bazı dönemlerde açıklamadık. Açıkladığımız dönemlerde onun getirdiği sakıncalar oldu. Bu bir çok kurumu ilgilendiriyor, bu durumda kişi sayısı ve rakam vermeyi uygun görmüyoruz.
Plan bütçe komisyonu, kurumlar bütçesiyle ilgili yaptığı çalışmayı Cuma günü tamamlanıyor. Biz arzu ederiz ki bu komisyonda ele alınsın. Tabi bir alt komisyon gerecektir buna kapsamlı bir konudur çünkü. Orada tartışılacaktır. O noktada dediğim gibi gerçekten gözden kaçırdığımız konular olabilir. Ama ana ilkelerden değişiklik olmasını istemeyiz. Burada bir değişiklik olmasını arzu etmeyiz. Devletin tahsilat gücünü azaltacak herhangi bir unsur oluşsun istemeyiz. Kanunun ruhu şu. Krizde ödeme güçlüğü çeken vatandaşların ödemesini kolaylaştırmak.
Bunun ötesinde şeyler gelirse, hükümet olarak desteklemeyiz. Bugün biz 1 milyar toplayalım da ilerde ne olur diyemeyiz. Bugün bunu derken, yarın her sene 2-3 milyarlık vergi kaybını geri getirebilir. Biz bunu kaybedebiliriz. Çok hassas bir konu.
Kanunun ruhundan bahsettiniz. Şayet şu anda bir kişi, yapılandırma kapsamına girdi, ödeyemezse kalkacak mı hemen? TOKİ’ye olan borçlar kapsama girdi mi? Elektrik borçlarında, çiftçilerin bir talebi vardı. Elektrik tahsilatının hasat sonunda toplanmasını istiyorlardı.
Ona özel bir kapsam getirmedik. Ama düşünülebilir. Hasat dönemine göre daha özel bir taksitlendirme düşünülebilir. Bana göre güzel bir fikir. Daha devam eder, küçük küçük değişiklikler olabilir.
Örnek vereyim. Aralık’ta yasalaştı, şubat sonuna kadar başvuru süresi var. Yapılandırdı ödemelerini yaptı. 2011 yılında hem taksitlerini ve SGK primi ödeyecek. Bunların ikisini de düzgün şekilde yapması lazım. Her ikisinde de iki defa atlama hakkı var. Herhangi bir tanesinde bu üç olursa, bütün bu yapılandırma bozuluyor. Tekrar eski borçlara dönüyoruz. Neyse borcu aynen o borcuna tekrar dönüyoruz. Hem günlük ödemelerin, hem de taksit ödemelerini düzgün yapması gerekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder